Şiirzar Kitabından Seçmeler…

MÜFREDLER

1- Çeşmi cennet içre aşk-ter lebi ummanın kıyası
Bir berâ ki aman vermez güle bülbülün nidâsı

“Gözleri cennetin içinden yeni bir aşk, dudakları ummanla yarışıyor. O öyle bir şey ki, gül bülbülün seslenişine nasıl dikeniyle cevap veriyorsa o da bana o şekilde acı veriyor.”

2- Cûş eder bûse vü dîdem aşk-ı berâdan berâya
Lâkin erişmez nidâsı hüsn-i ruhsârı bilinmez

“Dudaklarım ve gözlerim beranın aşkından beraya kadar coşmaktadır. Fakat onun seslenişini duymuyorum, yüzünün güzelliği nasıldır bilmiyorum.”

3- Ne vakittir hüsn-i firdevsine ermez oldu gözlerim
Dil-berâ bu hasret beni külbe-i ahzâna götürdü

“Ne zamandır senin cenneti andıran yüzünü gözlerim göremedi. Ey gönül çalan kişi; bu hasret beni hüzünler kulübesine kadar götürdü.”

4- Dil-berâ hasret tükendi gördüm rûyun mest ü hayrân
Lâkin lebin nidâ kılmaz gûşum çeker hüsrânlığı

“Ey gönül çalan, yüzünü görünce hasretim sona erdi ve yüzünün güzelliğinden dolayı sarhoş oldum, hayranlıkla doldum. Fakat dudakların bir türlü konuşmuyor, bu yüzden de kulaklarım acı çekmektedir.”

5- Geçse bin dehr zamandan çeşm-i berâdan usanmam
Lebinden her dem dökülür gonca-yı Firdevs nidâsı

“Zamandan binlerce bin yıllık bir zaman geçse de beranın gözlerinden usanmam. Onun dudaklarından her zaman cennetin çiçeğinin seslenişi dökülmektedir.”

DÖRTLÜKLER
Yâr benim ah u figânım
Gül cemâle düşmez olur
Leblerine harf-i kelâm
Her daim erişmez olur

Gönlünde var ise vefâ
Medet eyle etme cefâ
Senden sürmezisem sefâ
Hak affı ulaşmaz olur

Yâr cemâlin nuru aydır
Çeşmin ahû kaşın yaydır
Sendeki yâr servi boydur
Gök sema karışmaz olur

Hayaldir ettiğim hayal
Bir peri sureti muhal
Zeynel’e sormayın sual
Dil akla yaraşmaz olur
-Gökhan Şenyurt-
Ey yârenler ey yârenler
Ben yâri düşümde gördüm
Ak gerdanın üstünde ben
Sinesin başımda gördüm

Andan esdi bad-ı saba
Zülfünü eylemiş ziba
Bir busesi etti heba
Leblerin yaşımda gördüm

Huri midir melek bilmem
Bâde midir şarap bilmem
Tek dostuna vefa kılmam
Yaz değil kışımda gördüm

Çeşmine eyledim seyran
Cemâline oldum hayran
Razı kıldım varsa biyân
İşimde aşımda gördüm

Zeynel’im derdi derinden
Bin cefa gitmez serinden
Bir haber geldi yârinden
Ömrüm on beşimde gördüm

-Gökhan Şenyurt-

Bildi kara gözlüm derdin çaresin
Ağlamanın sırrı doğmaz aşk için
Aşkın sefasını kimdir görmemiş
Fani dünyadan gider mi meşk için

Şu fani dünyada gülmeyen kimse
Medet andan bulur kullarda yoksa
Yok imiş cihanın vefasın bilse
Hakkı tanır olur cennet köşk için

Riyakar olmaya insan riyakar
Olmaz sevabın hileyle cefakar
Cömertlik bırakıp olma tama’kar
Fikrin ziyan eder tek bir keşk’için

Zeynel’im halini bir gün överler
Överler de ardı sıra sinerler
Doğru söyleyeni burdan kovarlar
Eğri insan olma sakın huşk için

-Gökhan Şenyurt-

Yâr senin o bakışına
Cümle âlem gülüp durur
Kor sunam gül takışına
Ah ü zarı eder durur

Güllerin vardır elinde
Zülfün kondurmuş belinde
Nazlı sunamın ilinde
Sevda çanı çalar durur

Daim gülsün senin yüzün
Tek bakışlar anlar sözün
Kor ateşte parlar gözün
Gönle seller akar durur

Âsıf’ım yârin göründü
Dertli dost yerde süründü
Sahi bülbüller büründü
Figan eder öter durur

Huzur bulunur sesinde
Yere düşer yârin yaşı
Bu gecenin pir sisinde
Görünür mü sevda taşı

Görmeyen göz âşık olmaz
Yürek tüter maşuk olmaz
Gül dikensizse aşk olmaz

Bülbülün derilmez başı
Aşk dalında ötmelere
Yâr gözünde tütmelere
Bâde içip bitmelere
Bulunmaz âlemde eşi

Cefa yok sevda çekmeye
Yâri yürekten sökmeye
Âsıf cihanda yakmaya
Söndürmez tek damla yaşı

-Yusuf Güldağı-

Bir hiçin attığı adım
Kopartıyor nağmeleri
Eşi bulunmaz bu ânın
Yitirilen sebepleri

Sebep bulunmaz gitmeye
Çare var mıdır yitmeye
Aşk bahçesinde ötmeye
Gelmez oldu bülbülleri

Bahçede açıldı gonca
Üstüne yağan kar ince
Yârim derdin vardı onca
Dikensiz olmaz gülleri

Akar çağlar gözüm yaşı
Yârimin hilaldir kaşı
Cennette bulunmaz eşi
Ab-ı hayattır selleri

Kokusu hasrete çare
Yüreği tutsak mı nâra
Âsıf’a açtığı yara
Yakıp bıraktı yolları

-Yusuf Güldağı-













Bu yazı Şair Durağı kategorisine gönderilmiş ve , , ile etiketlenmiş. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.