Mezarlarından mektuplar yazan bir ölüyüm ben,henuz çekilmemiş olan kanimi mürekkep kopan kemiklerimden kalem yapıp yazdığım mektuplar,onlardan biri geçti şimdi elinize..Kağıttan değil sonbaharda üzerime dusen yapraklardan yapılma bir mektuptur bu..O sebeple her mektup baska renkte olur,sonbahar ne renge boyarsa yaprakları o renk olur mektuplarim..Bazen turuncu bazen kırmızı ve bazen sarı..Ama hep sıcak renkler..İki gundur yağmur hiç durmadı,toprak altındayken çok boğuk geliyor sesi,bir uğultu..Sürekli bir pıtırdı..Her yağmur,bedenimden bir parçayı alır götürür,yasarken,insanlarin ruhumdan parçalar götürdüğü gibi..Henüz tükenmeden ben,yaziyorum size geri kalan parcalarimla ve ruhumla..Belki gormem bir daha ki yaz mevsimini,anlamazsaniz mektubumu getirin o yaprağı bana geri..Birakin mezarimin ustune,ruzgar getirdi onu bana ve ruzgar alsın benden onu yine..Bir ölünün sozudur bunlar,onun kopmaya yüz tutan ellerinden çıkma,siyah dilinden dusme..İgrenc olduğumu mu sanıyorsunuz ? Birlikte yaşadığıniz insanlara bakın,toprak ustunde olmanıza rağmen,benden çok daha curumus kokuyorsunuz..
Cem YILDIZ