Küçük bir çocuğa balonunun gökyüzünde giderek uzaklaştığı bir esnada kendisini yere çivileyen yerçekiminin balona işlemediğini anlatamazsın. Balon içi doldukça varlık kazanır ve varlığının bilincine varır. İçi boş, bomboşken yerçekimi onu da alaşağı eder. Bu balonun aslında insan olduğunu, bir önceki cümlede sanat yaptığımı da anlatamazsınız küçük çocuğa. Ben de anlatamam. Çünkü o, teşhis nedir bilmez. Leff ü Neşr nedir bilmez. Üretilmiş sanat onun umrunda değildir çünkü varlığın özündeki sanatın( özsevginin) büsbütün içindedir. Kendi olduğu yerde çakılıp kalırken, balonu ondan uzaklaşan bir çocuğa yerçekimi ve onun balona işlemeyişi anlatılmaz. Sonrası şöyle tekabül eder.. Onu mutlu eden balonu elinden kaçtığında iki damla gözyaşı döker; biri bana biri de yerçekimine.. Biz hâlâ sevdiğimiz şeylerin elimizden uçup gitmemesi gerektiğini öğrenemedik çünkü.
..
Bu eserin telif hakkı yazarın (Mavroliva) kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazıların izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
