Hoşcakal…

Şimdi bu ırzına geçilmiş duygularımı
Kirlenmiş bedenimı
Dudağımı,
Elimi,
Dilimi
Hangi su temizler ?
Hangi toprak kabul eder ?
Hangi imam defneder ?
Ve hangi sevgili bağışlar
Öylece gülüp geçer?
Hayat bu şaşar, beşer!
Bende sastim!
Ve haddimi astım..
Bende bir sevgin vardı,
Bir tek onu aşamadım.
Ve ben seni sevgilim,
Senin beni sevdiğinden
On kat, yüz kat daha çok
Sevemedim..
Çünkü kıyamadim..
Çünkü ben senin olamadım..
Çünkü ben;
Daha aşkta kendimi bulamadım..!
Ama sevdim hemde çok…
Aklının alamayacağı kadar,
Gönlünün şahit olamayacağı kadar..
Sadece uzaktın..
Ve ben seni;
Ne kadar yakın hayal etsemde,
Bir gerçek vardı.
Uzaktaydin,
Uzaktandin.
Uzatandin.
Ve ben ikiliklerin adamıydım,
Hep bir şeyi seçmesi istenilen,
Hep birini kaybetmesi gereken,
Ama ben yapamadım..
Çünkü ben kazanmaktan yanaydim,
Kaybetmek bana göre değildi.
Ve ben, hep iki şıkkı da seçtim,
Ama ben aşk oyununda,
Tek hayat arkadaşı
Bir tane gönül dostu olacağını
Kestiremedim..
Hep kural hatası yaptım,
Ve ben bu oyundan atıldım..
Biliyorum;
Kırmızı kart çıktımı bir kere kalpten,
Bir daha dönüşü yoktur,
Geri almanın her şeyi hepten..
Ve oyun bitti.
Perde kapandı.
Koltuklar boşaldı.
İki rol arkadaşıydık hayat sahnesinde,
Ve şimdi herkes,
Kendi kaderini yaşamak için ayrıldı.
Belki başka bir oyunda,
Belki başka bir rolde
Belki başka bir seansta,
Görüşünceye kadar,
Hoşçakal…!

Bu şiirin telif hakkı yazarın (Halil İbrahim Sarı) kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazıların izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.

Bu yazı Halil İbrahim Sarı, Şair Durağı kategorisine gönderilmiş ve , ile etiketlenmiş. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.